24 Mayıs 2014 Cumartesi

Sirkeci-Harem Feribotunda Gün Batımı Şöleni


Yavuz Alper'le Harem'den Üsküdar'a kadar yürüyüp bol bol sohbet ettik bugün. Kamera olmadan sadece İstanbul'u izleyerek. Ne kadar gezi yaparsak yapalım en nihayetinde özlüyoruz bu şehri. Şehri kokusunu içimize çeke çeke adım adım yürüdük. Arabam Harem'de olduğu için tekrar Harem'e yürümem gerekiyordu. Candostum şakayla karışık "Eminönü'ne vapurla geçelim. Sirkeci'den feribotla binip Harem'e geçersin" dedi. Bu öneriye hayır diyemezdim. Üsküdar'dan Harem'e geçmek için Sirkeci-Harem feribotu kullanmak kulağı tersten tutmak gibi olsa da çok güzel bir fikirdi. Günbatımını feribotta izlemek için bahanem oldu.


İstanbul'da en güzel günbatımı nerede izlenir diye sorsanız cevap Salacak Sahili olur herhalde. Elhak doğrudurdu da. Kız Kulesi'nin eşlik ettiği muhteşem güzelliği kimse inkar edemez. Ancak benim çok özel başka bir mekanım var. Sirkeci-Harem feribotu. Yalnız feribotun tam günbatımında hareket ediyor olması gerekiyor. Feribotun kıç kısmına oturduğunuz taktirde muhteşem bir manzaraya şahitlik etmiş olursunuz. Hem de dekoru her dakika değişen bir manzara. Feribot hareket ettiğinde şehrin figürleri rol almak için yarışırlar adeta. Bir bakarsınız vapur kaptanları selamlar sizi güneşin arkasından. Galata Köprüsü her daim oradadır. Şimdilerde metro köprüse de katıldı manzaraya. Galata Kulesi eksik kalmak istemez uzatır başını ışığa doğru. Sağdan soldan minareler eşlik eder bu şölene. Harem'e yaklaştıkça denizin hakimiyeti artar. Güneş elbise yapar kendine. Arada kuru yük gemileri geçer bazen. Heyula gibi çöker karartır güneşi. Feribot iskeleleye yanaştığında güneşte gözden kaybolmuştur artık. Şölen tamamlanmış perde çekilmiştir.





0 yorum:

Yorum Gönder

 
Design by Wordpress Theme | Bloggerized by Free Blogger Templates | free samples without surveys