Adilcevaz : Van Gölü'nün Gelini Süphan Dağı'nın Etekleri ~ YOLDAKİ İZLER

Süphan Dağı

Malazgirt'tten sonra maceralı bir gece seyahatinde sonra Adilcevaz'a vardık. Geceyi yine öğretmenevinde geçirip sabah erkenden düştül yollara. Van Gölü turumuzun 3.gününde ilk durağımız Van Gölü'nün hemen kıyısında küçük bir göl olan Arin Gölü (Sodalı Göl). Göl çevresini dolaştığımızda her zaman ki gibi köylülerden büyük bir ilgi alaka gördük. Kıyı koyunlarını otlatan küçük bir çobanla sohbet ettik fotoğraflarını çektik. Burada Süphan Dağı'nın göle yansıması tüm tur boyunca gördüğüm en muhteşem manzaralaran bir tanesi oldu.

Arin Gölü kenarında bir çoban

Burası tamamı ile Süphan'ın eteklerine kurulmuş bir bölge. Başınızı nereye çevirseniz muhakkak bu muazzam dağı görüyorsunuz. Çok geniş bir alana yayılan büyük bir kütleye sahip. Ayrıca 4058 mt ile Türkiye'nin üçüncü bir zirvesine sahip. Sadece buradan değil tüm Van Gölü çevresine görülebiliyor bu yüce dağ. Nereye gitseniz karşınıza çıkacaktır. Bembeyaz örtüsü geniş etekleri ile bana bir gelini anımsattı Süphan. Başındaki bulutlarda sanki duvağıydı. Bir türlü zirvesini göstermedi bize. Zirvesinden göl manzarasının harika olduğunu duymuştum. Şimdilik eteklerinden zirvesine bakmakla yetindik. Ancak zirveye yürüme hedefini de bir kenara not ettik.

Süphan Dağı

Adilcevaz'da ikinci durağımız dağın eteklerindeki küçük göllerden bir tanesi Aygır Gölü. Bölge turizmi için önemli bir göl. Kıraç arazi içersinde masmavi rengi ile çöldeki vahaları andırıyor. Süphan Dağı manzarası ile daha da bir güzel hal alıyor.

Argır Gölü ve Süphan Dağı

Tekrar ilçe merkezine dönerek önce bir kahvaltı yaptık. Fırından aldığımız cevizli pohçaları yan taraftaki çay ocağında kaçak çayla bir güzel yedik. Küçük bir ilçe olmakla birlikte caddeside oldukça ufak. Buna rağmen bu caddenin büyük çoğunluğunu çok ocakları kaplıyordu. Dikkatimizi bu çekti öncelikle.

Adilcevaz'ın ismine önceden beri ayrı bir sempatim var. Çok vakur bir duruşu var. Anlamını araştırdığımda çeşitli rivayetlere ulaştım. Çevresinde adil hükümleri ile bilinen bir kadının varlığından söz ediliyor. Ayrıca bölge geçmişte ceviz ağaçları ile kaplı olduğundan "Cevizler Vadisi" anlamında "Vad-il Cavz" ismi ile kayıtlarda geçiyor. Bunların ışığında zamanla Adilcevaz'a dönüştüğü söylenebilir.

Adilcevaz Tuğrul Bey Camii

Çayocağında son çaylarımızı içip ilçeden ayrılmadan önce Adilcevaz Tuğrul Bey Camii'ni ve Adilcevaz Kalesi'nin fotoğraflarını çekmek için sahile yürüdük. Göl kenarına dalgakıran üzerinde yaptığımız kısa yürüyüşte, Adilcevaz'daki güzel hatıralarda birisi oldu. Dalgakırandan dolayı sakinleşen göl üzerine Adilcevaz Kalesinin yansıması çok güzel oldu. Gölün turkuaz mavisi rengini burada daha bir belirgindi sanki. Sodalı bir suyu olduğundan balıkçılığıa pek uygun bir göl değil Van Gölü. O yüzden balıkçı teknesi göremedik iskelede.